Türk-Moğol Dil İlişkileri ve Ahıska Türkleri | Yeni Bizim Adana Gazetesi Web SitesiYeni Bizim Adana Gazetesi Web Sitesi

SON DAKİKA

Türk-Moğol Dil İlişkileri ve Ahıska Türkleri

Bu haber 17 Aralık 2020 - 13:39 'de eklendi ve 938 views kez görüntülendi.

Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi (ÇÜTAM) Kültür Evi etkinlikleri kapsamında ‘cutam1996’ Instagram hesabı üzerinden yapılan canlı yayının konuğu, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi ve aynı zamanda Türk Dil Kurumu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Feyzi Ersoy ve Uludağ Üniversitesi – Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Minara Aliyeva Çınar oldu.

Türk-Moğol Dil İlişkileri Üzerine

Konuşmasına ilk olarak Moğolistan ve Moğollardan bahsederek başlayan Prof. Dr. Ersoy, geniş bozkırlardan oluşan Moğolistan’ın, Rusya ve Çin arasında kalan bölgede yer aldığını ifade etti. 13 milyonun üzerinde nüfusun var olduğu Moğolistan için “İç Moğolistan ve Dış Moğolistan” adlandırmalarının yapıldığını belirten konuşmacı, Moğolistan’da dil olarak Moğolcanın, alfabe olarak ise kiril alfabesinin kullanıldığını söyledi. Türk-Moğol dil ilişkilerini ele alarak devam eden Prof. Dr. Ersoy, Altay Dilleri üzerine çeşitli bilgiler aktardı. Bu dillerin yayıldığı geniş coğrafyadan ve bu dillere yönelik önemli çalışmalar yapmış olan Altayistlerden söz etti. Türkçe ve Moğolcanın en eski belgelerini de hatırlatan konuşmacı, Eski Türkçe ve Moğolcayı çeşitli yönlerden karşılaştırarak, bu iki dil arasındaki ortaklıkları örneklerle açıkladı. Konuşmasında, Türkçe ve Moğolcanın akraba diller olduğunu öne süren bazı Türkologlara da yer veren Prof. Dr. Ersoy, bu görüşün aksine Türkçe ve Moğolcadaki ortaklıkları karşılıklı etkileşimlere bağlayan, genetik akrabalığa karşı çıkan Gerhard Doerfer ve Sir Gerard Clauson gibi önemli isimlerin fikirlerine de değindi.

Ahıska Türkleri

Doç. Dr. Çınar “Ahıska Türkleri” başlıklı konuşmasıyla ÇÜTAM katılımcılarıyla canlı yayında bir araya geldi.

Ahıska Türklerini, “yüzlerce yıl Osmanlı İmparatorluğu içinde yer alan şimdiki Gürcistan’ın güneybatısında, Türkiye sınırında, Ahıska ve civarında yaşayan bir halk” şeklinde tanımlayan Doç. Dr. Çınar, Ahıska Türklerinin Türkçe konuştuklarını ve Sünni Müslüman olduklarını dile getirdi.  Bu topluluğun bazen Müslüman Gürcülerle karıştırıldığını hatırlatan konuşmacı, Ahıska Türklerinin Anadolu halklarıyla bir bütünlük oluşturduklarını söyledi. Konuşmasında, Ahıska bölgesinden de bahseden Doç. Dr. Çınar, Rus literatüründe farklı adlarla anılan bölgenin, ‘Dede Korkut Hikâyeleri’nde “Aksıka” olarak geçtiğini belirtti. Ahıska’nın, günümüzde Gürcistan toprakları içerisinde olduğunu söyleyen Doç. Dr. Çınar, 1412 km² yüzölçüme sahip olan bölgenin, bugün Ermenistan’ın kuzeyinde ve Türkiye’nin kuzeydoğusunda yer aldığını, aynı zamanda Ardahan’la da komşu olduğunu ifade etti. Ahıska bölgesinin jeostratejik açıdan önemine de değinen konuşmacı,  Ahıska Türklerinin kendilerini “Osmanlı Türklerinin torunları” olarak ifade ettiklerini söyledi.

Konuşmacılar, canlı yayında ÇÜTAM katılımcılarından gelen soruları da yanıtladı. Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Deniz Abik canlı yayın sonrası konuklara katkı ve katılımlarından dolayı teşekkürlerini sundu.