Sapı benden olan balta yetmedi,
Testereyle hücum asla bitmedi.
Gövdemi, dalımı bırakmadınız,
Uyarıları da hiç takmadınız.
Doğduğunda beşik bendim unutma,
Evindeki eşik bendim unutma!
Gösterinde lobut ben olacağım,
Öldüğünde tabut ben olacağım.
Gölgemde dinlendin, hoş demin oldum.
Okulda defterin, kalemin oldum.
Askerde elinde bir tüfek oldum,
Koltuk değneğindim hep destek oldum.
Evinin sıcağı, hamamı benden,
Mobilyalarının tamamı benden,
Kapınla penceren bahçen çit benden,
Tarlayı sürdüğün çubuk çift benden…
Bazen dilek tuttun çaput bağladın,
Bazen geçimini benden sağladın.
Elinde saz oldum, coşup çağladın.
Bazen salıncaktım düşüp ağladın.
Ülkenin ciğeri ormandır dersin,
Kesersin, yakarsın Rab akıl versin.
Benimle birlikte, kendini yaktın,
Suyu esirgeyip öylece baktın.
Renklerden yeşili silecek misin?
Ormanlar yandıkça gülecek misin?
Koynumdaki canlı, can sayılmadı,
İnsanoğlu neden hiç ayılmadı.
Şimdi bağır, çırpın, ormansız kaldın,
Senin de yandı için dersini aldın.
Sessiz seyirciye yazıklar olsun,
Eden ettiğini misliyle bulsun.
Artık fidan dikmek görev olmalı,
Yeşil gören gözler huzur bulmalı.
Harika oğul-kız el ele verin,
Orman sevginizi ülkeye serin.