CHP’li Hasan Aslan, bu güne kadar umut olan CHP’nin kazanılmış belediyelerde kendi seçmenine sahip çıkması gerektiğini, aksi halde  bunun geri dönüşü olmayacağını belirterek, ‘’ İşte o zaman umudunu yitirmiş bir CHP seçmeniyle  karşı karşıya kalacağımızı unutmayalım. 1989’da aldığımız belediyelerde yapılan hatalar, seçilmiş başkanların yanlışları, benlik, bencillik, 1994 seçimlerini kaybettirdiği gibi 1999 seçimlerinde de partimizi barajın altında bıraktı. Neredeyse 30 yıla yakın belediyeler kaybedildi. ’’ dedi.  Aslan, sosyal medya hesabından yaptığı  paylaşımında önceki dönemde yapılan yolsuzluklara da dikkat çekti ve bunların tek tek kamuoyuna açıklanması gerektiğinin altını çizdi.

SAĞA HİZMET EDENLERE KAPILAR AÇILDI

1989-1994 dönemi sonrasını hatırlatan ve  25 yıl aradan sonra Büyükşehir belediyesinin kazanıldığına dikkat çeken Aslan, ‘’ Elbette ki her kesin talebini karşılamak mümkün değil ancak emek verenlerin ve gerçekten ihtiyaç sahiplerinin dikkatle alınmadığı bir gerçek var ortada. Hatta ‘benlik’ sonucu ilgi, alakası olmayan bir kaç aile, birey ve yıllardır sağda olup sağa hizmet edenler belediyelerden yararlandırıldı.  Buna haksız verilen ihaleler de dahildir. CHP’nin evlatları dışlandı. 1950 yılından beri dışlanan CHP’li seçmenin 2019’da aldığımız Adana, İstanbul, Ankara, Hatay gibi belediyelerde de temsil edilmediği bir gerçek’’ ifadelerine yer verdi.

İşte Hasan Aslan’ın o paylaşımı:

ÖNCEKİ DÖNEMİN KADROLARI CİRİT ATIYOR

Önceki dönemlerde halkın parasını kendi yandaşlarına peşkeş çeken belediye kadroları, CHP’li seçmenin ve ittifakların desteğiyle alınan belediyelerde cirit atıyorsa bu acaba ne anlama gelmektedir? Hatta belediye kadrolarında fazlasıyla itibar görmeleri CHP’li seçmenin belediyelere yaklaşım ve bakış açılarını olumsuz etkilemektedir. CHP’nin asıl sorunu ise tam da burada; Oy vermeyip her şeyi isteyen ve alanlar?

ÖNCEKİ DÖNEMDE YAŞANAN SOYGUN DÜZENİ VAR

Örneğin; garip, gurebanın, yoksulun parasını yandaşlarına peşkeş çeken bir önceki belediye tarafında ihale edilen, tüm zamanın en büyük ihaleleri olan; bir soygun düzeni yaşanmış.

Sayı başkanımızın deyişiyle kent soyulmuş! Her gelen ranta baktı. 2007 Yılından beri özelikle Seyhan olmak üzere tıkanan imar planlarını ranta çevirdiler.

GEÇMİŞ DÖNEMDEN KALAN VE YÜKSELEN PİS KOKULAR

Adana Büyükşehir Belediyesi 2018 Bütçesi 2 milyar 350 milyon lira olmasına rağmen bütçenin 1/ 4’nü tek kalemde; Girne Köprüsü Genişletme,  Türkkuşu Caddesi Alt Geçidi,  Türkmenbaşı Bulvarı, Otoyol Bağlantı Yolları, Yavuzlar Güney Köprüsü, muhtelif yollarda bitümlü sıcak karışım ve Feke ilçesindeki yollara alt temel, asfalt emülsiyonu ile iki tabaka sathı kaplama yapılması işi ne oldu?  -Yaklaşık keşif  bedeli kaç TL’ idi?

11.09.2018’d bedeli: 589.877.227,34 TL olan işin döküman satın alanı  4 firma olmasına rağmen katılım 1 kişi.  Toplam geçerli teklif sayısı neden 1 kişi? İşin mahiyeti neden gündeme gelmedi, soruşturulmadı?

DEVLET BAHÇELİ KÖPRÜSÜ

Devlet Bahçeli Köprüsü keşfi bedeli kaç TL idi? Kaç TL’ den ihale edildi? Ne kadar imalat yapıldı? Müteahhide kaç TL Ödendi?

KENTİ RESMEN SOYMUŞLAR

3-Şakirpaşa su kanalı üzeri, MİT önü kanal üzeri köprü inşaatı ile Bekirli-Kırıklı arası menfez İnşaatı, Kırıklı-Örcün arası beton istinat duvarı inşaatı, Pozantı/Dağdibi Taş İnşaat Duvarı İnşaatı, Örcün-Topalak Arası Köprü İnşaatı Yapım İşi…

Maalesef kent soyulmuştur? CHP’li belediyelerimize düşen şeffaf şekilde soruşturulması ve kamuoyuyla Paylaşmaktır.

CUMHURİYETE RAHMET OKUTMAYIN

Bu anlamda gecesini gündüzünü verip cebinde harcayan, liyakati, cumhuriyete sadakati, kardeşliğe bağlılığı olan, emek veren CHP’li kadınlarımız, gençlerimiz ve gerçekten aş, ekmek ihtiyacı olanları, kısaca sokağa in sesini göz ardı edersek, güven vermezsek, son virajda olduğumuz şu günlerde Cumhuriyete rahmet okutmayalım.

Bunun tarihi sorumluluğu Adana’da koltuklarda  oturan başta 5 belediye başkanımız ile  örgütü yöneten kadrolar olacaktır.

ADANA ÜZERİNE

Adana, tarih boyunca bereketli topraklarıyla birlikte, Toros Dağlarının yamacından geçen İpek Yolu’nun bir bölümü, doğuyla batıyı, hatta doğu-batı kültürlerini buluşturan, farklılığı zenginlik gören tek kadim kenttir.

Adana, özellikle Kilikyalılar devrinde Ayas,  (bugünkü adıyla Yumurtalık) ve Kozan (eski adıyla SİS) bölgedeki diğer büyük şehir ve yönetim merkezleriydi.

Cumhuriyetle Birlikte 5 Ocak 1922 sabahı Adana’da, Ulu Camii ile Büyük Saat Kulesi arasına Türk bayrağı çekilmiş ve bu tarih kurtuluş günü olarak kutlanmıştır.

Adana, 1867 yılında İl yapılmıştır. 1871 yılında ise Adana Belediyesi kurulmuştur.  Adana Merkezi Tepebağ Mahallesini içinde kalan dar bir alanı kapsamaktadır.

Bereketli topraklarından dolayı cumhuriyetle birlikte hem tarım hem de tarıma dayalı ( Pamuk, soya, mısır, narenciye vs.) sanayinin Başkenti olmuştur.

12 EYLÜL SONRASI GELİNEN NOKTA

Ne yazık ki 12 Eylül askeri darbesiyle başlayan süreçle  birlikte bir yandan hızla göç alırken,   yandan da bölgeye yatırımlar durdurulmuştur. Adeta sihirli bir güç bölgeyi yatırımdan uzaklaştırmak için elinde geleni yaptı.

Örneğin; 12 Eylül’den sonra 1989-1994 dönemi hariç sağ iktidarlar ve belediyelerin yönettiği Adana’nın zengin kaynakları peşkeş çekildi. Hızlı gecekondulaşmaya,  çarpık kentleşmeye göz yumuldu. Yatırımlara teşvik verilmedi. Sermaye kentten uzak tutuldu. Peki, Ortaya çıkan sonuç ne oldu: Sonuç; Büyük bir köy ve Türkiye ortalamasının üzerine çıkan bir işsizlik oldu. Bu işsizler ordusu ise her geçen gün biraz daha büyümekte ve büyümeye devam ediyor hala.

2019 yılına geldiğimizde 25 yıl sonra bu kent, cumhuriyetçiler, sosyal demokratlar, yurtseverler, kendi olanaklarıyla çocuğuna alacağı ekmekten, ayakkabıdan, giyecekten, içecekten kıstı ve kollektif bir çalışma sonucu sayın Zeydan Karalar’ı belediye başkanı yaptılar. Ayrıca 4 ilçemizde adaylarımızı aynı irade belediye başkanı seçtirdi.

Dolaysıyla bu güne kadar umut olan  CHP,  kazanılmış belediyelerde  kendi seçmenini dışlamayı düzeltmezse bunun geri dönüşü olmaz.  Umudunu yitirmiş bir CHP seçmeniyle  karşı karşıya olduğumuzu unutmayalım.