Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK 1934 yılında hepimizin bildiği gibi, Fransa’dan, İtalya’dan, 11 yıl, Romanya’dan 12 yıl, Bulgaristan’dan 13 yıl, Belçika’dan 14 yıl, İsviçre’den ise 36 yıl önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi için Anayasa ve Seçim Kanunu’nda değişiklik yapılmasını istediği Öneri, 5 Aralık 1934’te Mecliste görüşüldü. Yapılan oylamada, 317 üyeli Türkiye Büyük Millet Meclis’inde, oylamaya katılan 258 milletvekilinin tamamının oyuyla değişiklik önerisi kabul edildi.

Anayasanın 10. ve 11. Maddeleri değiştirilerek her kadına 22 yaşında seçme, 30 yaşında seçilme hakkı verildi.

5 Aralık tarihi, TÜRK kadınlarına siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkı tanıyan anayasa değişikliğinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilişinin yıl dönümü olarak kutlanmaktadır. Bu tarih aynı zamanda ‘TÜRK Kadın Hakları Günü’ olarak kutlanmaktadır. 1926 yılında Türk Medeni Kanunu ile aile ve sosyal çevrede birey olarak yerini alan Türk kadını, 1934 yılında da seçme ve seçilme hakkını elde ederek Türk siyasi hayatında söz sahibi olmuştur. Kadınlara bu hakların verilmesi, Cumhuriyet’in en önemli kazanımlarındandır. 08 Şubat 1935’te yapılan ilk seçimlerde 17 kadın milletvekili Meclise girmiş ve bugün bu sayı artmıştır.

Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk “Bir toplum aynı gayeye bütün kadınları ve erkekleriyle beraber yürümezse, ilerlemesine ve medenileşmesine teknik bakımdan imkan, ilmi bakımdan da ihtimal yoktur” diyerek Türk kadınına sosyal ve kültürel alanlarda, eğitimde, hukukta, aile içinde, çalışma hayatında, toplumsal yaşamda ve siyasette erkeklerle eşit haklara sahip olmasının yolunu açmıştır.

Bende vefakar, cefakar, her türlü sevgi ve saygıya haiz TÜRK kadınına seçme ve seçilme hakkı-verilişinin yıldönümünü kutluyor, bütün kadınlarımıza en içten selam ve saygılarımı sunuyorum.