Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Türkoloji Araştırmaları Merkezi (ÇÜTAM) Kültür Evi etkinlikleri kapsamında ‘cutam1996’ Instagram hesabı üzerinden yapılan canlı yayınlar devam ediyor.
Canlı yayınların ilk konuğu Balıkesir Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Duymaz oldu. “Halk Hikâyeleri ve Kerem ile Aslı” başlıklı konuşmasıyla ÇÜTAM katılımcılarıyla canlı yayında bir araya geldi.
Halk Hikâyeleri ve Kerem İle Aslı
Prof. Dr. Duymaz, öncelikle halkbilimi kavramı üzerinde durarak bu alanda çalışan ve önemli hizmetler veren Pertev Naili Boratav ve Fuad Köprülü gibi bazı araştırmacılardan bahsetti. Ardından, halk hikâyeleriyle ilgili bilgiler veren Prof. Dr. Duymaz bu tür hikâyelerle destanlar arasındaki bazı farkları dile getirdi.
Destanlarda kavim kavramının ön planda olduğunu ve buna göre destanların tek bir kahraman etrafında şekillendiğini belirten Prof. Dr. Duymaz, halk hikâyelerinin âşık ve maşuk olmak üzere iki kahramanı içerdiğini ifade etti. Destanlara örnek olarak Oğuz Kağan’ı, halk hikâyelerine örnek olarak ise Kerem ile Aslı, Arzu ile Kamber vb. hikâyeleri veren Prof. Dr. Duymaz, halk edebiyatında kadının varlığının bir birey olarak halk hikâyeleriyle birlikte yansımaya başladığını söyledi. Prof. Dr. Duymaz, bu tür hikâyelerde kadının hikâyedeki olayları yönlendiren merkezi bir otoriteyi temsil ettiğini dile getirdi.
Klasik Türk Şairlerinin Şiire Bakışları – Tarzlar, Üsluplar, Modalar
Canlı yayların bir diğer konuğu da Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şerife Yalçınkaya oldu.
Doç. Dr. Yalçınkaya “Klasik Türk Şairlerinin Şiire Bakışları – Tarzlar, Üsluplar, Modalar” başlıklı konuşmasıyla ÇÜTAM katılımcılarıyla online bir araya geldi.
Klasik edebiyatımızda belli tarzların, belli modaların ve üslupların hâkim olduğunu söyleyen Doç. Dr. Yalçınkaya, konuşmasına öncelikle bu üç kavramı açıklayarak başladı. Tarz kavramını “şairlerin ait olduğu ya da ait hissettikleri bir edebî akım” olarak ifade eden konuşmacı, üslubun ise daha şahsi bir kavram olduğunu ve bu kavramın bir anlamda “şairin parmak izi” olarak nitelendirilebileceğini belirtti. Moda kavramıyla ise farklı modalarda yazılmış şiirlerin kastedildiğini söyleyen konuşmacı, modaların tarzdan ve üsluptan daha farklı olduklarını ve bir edebî akım oluşturmadıklarını dile getirdi. Klasik edebiyatta bu üç kavram üzerine ayrı ayrı düşünülmesi gerektiğinin ve bu kavramların birbirlerinden farklı olduğunun altını çizen Doç. Dr. Yalçınkaya, klasik Türk şairlerine ve şiirlerine yönelik bakış açılarında yeni yaklaşımlara ihtiyacımız olduğunu vurguladı.
Belçika’da Türkçenin Anadili ve Yabancı Dil Olarak Öğretimi
Ekim ayının son canlı yayın konu ise Gent Üniversitesi (Belçika) Mütercim Tercümanlık ve İletişim Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Feyza Altınkamış’dı.
Konuşmasında, Belçika’da Türkçenin anadili ve yabancı dil olarak öğretimi konularına yer veren Doç. Dr. Altınkamış, öncelikle Belçika’da bulunan Gent şehrinden ve Gent Üniversitesinden bahsetti. Gent’i “tam anlamıyla bir öğrenci şehri” olarak nitelendiren konuşmacı, buradaki öğrenci nüfusunun 70 bin olduğunu belirtti. Çok kültürlü bir yapıya sahip olan Gent şehrinde 150 farklı uyruktan insanın yaşadığını dile getiren Doç. Dr. Altınkamış, Türk kökenli nüfusun ise 30 bin olduğunu söyledi. Gent’in Flaman bölgesinde, Türkçenin akademik eğitim boyutunda verildiği ve en yüksek seviyede Türkçenin öğretildiği bölümün, “Gent Üniversitesi Edebiyat ve Felsefe Fakültesi, Mütercim Tercümanlık ve İletişim Bölümü” olduğunu ifade etti. Bu bölümde İngilizce, Fransızca, Almanca, Rusça, İtalyanca, İspanyolca ve Türkçe olmak üzere dil alanında yedi ana bilim dalı olduğunu belirten Doç. Dr. Altınkamış, bu üniversitede bir de “Yabancı Diller Merkezi” bulunduğunu söyledi. Merkezde, Türkçe başta olmak üzere çeşitli dil kurslarının açıldığını belirten konuşmacı, kurslarda hem akademik boyutta eğitim verildiğinin hem de halka açık derslerin yapıldığının altını çizdi.
Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. A. Deniz Abik konuşmalar sonrası, canlı yayın konuklarına katkı ve katılımlarından ötürü teşekkürlerini sundu.